Merhaba dedi.
Hendeklerinden atlamak üzereyken.
Karşı kıyıya ulaşmaya ramak kalmışken.
Yeter dedi yaşama.
Gülüp eğlenmekteyken dostlarla.
Eşlik ederken kırk yıllık kahvemiz akşam sohbetlerimize.
Ölüm hain bir kahpenin elinde kalan son yalanıyla
Düştü fincanlarımızın ortasına.
Dona kalmış düşlerin kabusa uyanan gerçekliğinde vurulduk.
Yüzümüzde hatırda kalan son kıvrımlarımızla.
Sevinçler, hayaller, gülüşler...
Ardı ardına yığılıp kalan kalpler.
Bir namerdin bulanık fikrinde can verdi umutlarımız.
Ne bir çığlık duydum düşenlerden, ne de bir ah.
Göz göze gelebildiğimiz bir kaçımız selamladık vedalaşırken birbirimizi.
Görüşmek üzere.
Damağımızda telvenin buruk tadı.
Ellerimizde son kez birbirine dokunabilmek için yersiz bir çaba.
Öldük dostlarım.
Bir kahpenin yalan sıcağında.
Ne bir çığlık duydum düşenlerden, ne de bir ah.
Göz göze gelebildiğimiz bir kaçımız selamladık vedalaşırken birbirimizi.
Görüşmek üzere.
Damağımızda telvenin buruk tadı.
Ellerimizde son kez birbirine dokunabilmek için yersiz bir çaba.
Öldük dostlarım.
Bir kahpenin yalan sıcağında.
1 yorum:
vurucu bir şiir olmuş .. yakıcı ..
Yorum Gönder