16 Kasım 2008 Pazar

VE PERDE AÇILSIN LÜTFEN

Kayıp
Geçtikleri tüm yollara ekmek kırıntıları bırakan kardeşlerin masalından çıktım bugün.
Ormanda kayboldum. Delirdim çaresizlikten.
Ayakkabısının tekini merdivende düşüren kızın masalına konuk oldum.
Saat on ikiyi vurdu. Yüreğimi düşürdüm merdivenlerden kırıldı parçalandı.
Ne analığımın eziyeti, ne üvey kız kardeşlerin deli cesareti
Prensin bu kadar ortalık malı olması yıktı aptal düşlerimin gerçek sandığı yalanları.
Uzak iklimlerin yetiştirdiği hiç görmediğim ağaçlara adımızı yazma klişesi
Ve pembe panjurlarını siyaha boyadığım o evin bahçesini tarumar ettim bugün
Sobasında yaktım hislerimi.

Ziyan
Neresinden baktıysam gözlerine ne mana bulduysam kahpe düzeninde
Yordum karşıma çıkan bütün kelimeleri
Yoruldum duyduğum kelimelerin saçmalığından
Küllükte sigaram yandı. İçimde bir yer sana ağladı.
İçimde bir yer kahkahayı bastı.
Çığlığım yetmedi duymana fısıltılarla söylediklerimden artakalan
Yorgun akşamlarına meze ettiğin çöpe dökülesi pislik yüreğim
Bugün pislik yüreğim ağladı.

Kaçış
Geldiğim yolun başında durdum. Baktım  yol çok uzun 
Dur dedim. Dinlen, biraz soluklan. Yanımdan geçip giden yaşlı amcayı izledim.
Denizin üzerine nefesimi üfledim.
Dalgaları kocaman oldu. Denizi taşırdım .
Bugün gördüm seni ellerini başka ellerde, gözlerini başka gözlerde
Kahkahanda duydum başka ses
Ve bugün gördü gözlerim sahte bir prens

Yitik
Nereye koyduğumu unuttuğum çoraplarımı aradım.
Kazağımı bulamadım. Geç kaldım yine provaya ve oynayamadım. Yapamadım.
Olmuyor Fatma olmuyor. Kaç kez duydum. Parçalandım.
Ellerimi yüzüme kapadım. İçimden  ta içimden bir yerden küfürü bastım.
Bildiğim bütün küfürleri sıraladım ardın sıra.
Lanet ettim adına ve adıma siyah bir kurdele bağladım.

Huzur
Yeni bir kitap okumaya başladım. Henüz elli yedinci sayfasındayım.
Bir kadeh şarap içtim, birkaç eski dostu aradım, hal hatır sordum.
Yeni edindiğim bir arkadaşa güvendim.
Nevresimini değiştirdim rahatsız yatağımın.
Ve tutulan boynum için bir kas gevşetici daha içtim.
Siktiri çektim aşka, hadi oradan dedim.
Tuvalete girdim. Tükürdüm klozetin içine dudağımda kalan tadını
Onun üzerine de sifonu çektim. Çarptım kapısını annemden azar işittim.
Bu aşkın acısını evin kapısından çıkarma dedi. Güldüm.

Bitiş
Zavallı Kız Kulesi restoran yaptılar seni
Ve zavallı Galata Köprüsü nerede o eski neşen?
Filmlerde kalmış aşk sahneleri 
Nerede kavuşanların yeri Haydarpaşa Garı ?
Muhakkak bir tur atardı yeni evliler kesme taşlarında
Ey Çamlıca nerede o aşık çiftler ?
Zavallı sevdiğim. 
Sevdiğim mi dedim? 
Zavallı ben. 
Ne !
Ben de kimim?

2 yorum:

Adsız dedi ki...

mrb fatma hanım ben avk asef nasılsınız, ne guzel yazmıssınız şiirlerınızı, gercekten duygu yuklu, anlamlı, yuregınıze saglık.
gorusmek dılegı ıle.

Fatma FINDIK dedi ki...

Asef Bey çok teşekkür ederim.