Çatık kaşlarını dikmiş hasrete,
Yol veriyor ondan önce gelen aydınlığa.
Ardından bakanı, perdeleri kapalı bir sessizlikte bırakıp,
Koşturuyor ondan önce gülen herkese.
Aşk,
Satıyor ruhun bedene kaygısını,
Döküyor süt dişlerini ilk önce.
Camda bir seyirlik yüzün,
Yaşını topluyor ırgatları.
Kaç renk,
Sorgusu alınmamış kaç renk kaldı ki
Değip geçmemiş kaybolan düşlere?
Kurşunu,gülüşünün sadakatsizliği,
Vurulup düşerken ben hece hece,
O çoğalıyor sorgusuz başka köklerde.
2 yorum:
güzel bir şiirmiş
Çok teşekkür ederim:)
Yorum Gönder