6 Kasım 2009 Cuma

SON SAHNE "ADIMI DA UNUT"

Hangi aşka sarılacağını bilmeyen kollarında sabahlar gördüm ben.
Akşamlara yürüdüm tereddütsüz.
Saçlarıma benzin kokusu sindi bu intihar girişiminde,
Ellerim kapandı kapı kilitlerine,
Gürültüsüz.
Çıt çıkarmıyor yüzümdeki utancın sahibi.
Sarıldığım yalanların,
Başucuma  kurduğu tuzakları,
Kör yüreğine yadigar bırakıp,
Yazgıma sataşmayı yeğliyorum bu sefer.
Kaygısız gidişimin acılı yanı.
Özlemini yakıyorum içimde.
Doluyor vaktim.

Deliliğe varan düşüncelerimde,
Soluklanıyor namahrem düşlerim.
Her yolculukta başımı kendi omuzuma yaslıyorum.
Vahlar edip göz ucuyla bakanlara,şımarıklık edip gülenlere,
Yoldan başka bir yeri göremeyen,
Yolculara hayretler içinde hayret ederken,
Kapının önünde buluyorum kendimi.
Paspasının üzerinde kıvrılan kedilerden bile medet umarken,
Merdivenlerinden çıkıyorum yokluğuna.
Delolmuş gönlümün alasıyla adını yazıyorum duvarlara.

Seni arıyor gözlerim.
Gürültülü beddualar yükselirken havaya,
Son bir sesini duyayım diye,
Meydan okuyorum hayata.
En güçlü sesimi takınıp,merhaba diyorum.
Üzerimden varlığını çekerken,
Son bir sen istiyorum.
Kursağımda takılı kalırken adın,
Hasretini bağlıyorlar boynuma,
Elvedam yarım kalıyor.

Ziyan olmuş içim sıkıyor dişlerini.
Hafaza meleklerim yazmaya hazır bekliyorlar.
Sensizliğe attığım her adımım bir diğerini korkuya salıyor.
Korkunç bir yokluk son buluyor.

Önce gözlerin düşüyor ellerimden,
Parmak uçlarını kaybediyorum ardından.
Çizgilerin siliniyor, hatırımda bulanıklaşırken hayalin.
Saçların, karanlık kapının eşiği,giriyorum içeri.

Adın ardımdan savrulurken,
Sana bırakıyorum seni.

Hiç yorum yok: