18 Aralık 2010 Cumartesi

AYAZ

Ağırlaşıyor yoksunluğum.
Çatısız yüreğim,sıcak düşlerle yatma hevesinde.
Oysa,ortalık ayaz.
Sarıp sarmalayan hasretin,
Korumuyor soğuktan.

Benden hayır yok sensizliğe,yolunu gözlüyor tüm sancılarım.
Ayak sesine kurulu bütün saatler,
Nikahı kıyılmış ayrılığımızın üzerinde ağlayıp duruyor akrep,
Ses çıkarmıyor yelkovan.Çenesi düşük bütün düşmanlar,
Konuşup duruyor hiç susmadan.

Yalınayak sana koşuyorum her gece,
Omuzuna dökülüyor pişmanlıklarım.
Eskiden olduğu gibi,ben varım diyorsun,korkma ben varım.
Uyanıyorum yokluğunun gürültüsüyle,
Olmuyor,gerçekleşmiyor rüyalarım.

Sesin çınlıyor kulaklarımda,nasıl yaparsın bunu derken;
Kahrolan,kahreden sesin.
İhanete iyice bulaştıran bizi,kirleten,
Ayrılığımızın sanığı firar edip giderken,
Ardında bıraktığı yıkıntının arasından yükselen sesin.

Oyalandık ay geçti,oyalandık yıl.
Başka hayatlara karıştık,yüreğimize sığdırmaya çalıştık onları.
Oysa ne zaman kıvrılsan yatağına,yastığında gülümseyişim.
Ne zaman kapasam gözlerimi koynumda kokun.
Sensiz hayat, hayat değil.Sensiz, gülmeyi unuttum.