Bildiği duaları eden herkese sağırdı çoktan kulaklarım.
Dilimden zehir saçtım , gözümden zehir akıttım toprağa.
Git demenden başka ses yoktu yeryüzünde
Tekrar tekrar bilendim ayrılığa.
Açtım kanatlarımı bin öfkemle çırptım.
Ellerinden döküldüğüm karanlık sularda yıkadım bedenimi
Öylece bıraktın beni çıplak, ortada.
Tuttum nefesimi ettim yeminimi soluksuz düştüm yokluğuna.
Yumdum gözlerimi cehenneme varana kadar.
Açtım kanatlarımı bin öfkemle çırptım.
Toza dumana bulandı alın yazım
Olduğu yerden doğrulup
kalbim yapma dedi !
Öyle bir haykırdım ki seni kulağına gördüğünde avuçlarında tuttuğun kiri
Sustu, kıvrıldı olduğu yere
Öyle bir haykırdım ki seni kulağına gördüğünde avuçlarında tuttuğun kiri
Sustu, kıvrıldı olduğu yere
O olamaz, bitemez, gidemez diye sayıklarken
Alev alan ruhum çığlık çığlığa şarkılar söyledi.
Açtım kanatlarımı bin öfkemle çırptım.
Amanı yok bir sancı ele geçirirken bize dair umutlarımı
Yüzümde hüzün açtı ,yüzümde zemheri, yüzümde ayrılık.
Döküldü gözlerimden ,döküldü dilimden, döküldü ellerimden adın.
Soldu papatyalar, öldü kelebek.
Alev alan ruhum çığlık çığlığa şarkılar söyledi.
Açtım kanatlarımı bin öfkemle çırptım.
Amanı yok bir sancı ele geçirirken bize dair umutlarımı
Yüzümde hüzün açtı ,yüzümde zemheri, yüzümde ayrılık.
Döküldü gözlerimden ,döküldü dilimden, döküldü ellerimden adın.
Soldu papatyalar, öldü kelebek.